52. Venedik Bienali

Türkiye Pavyonu, 52. Venedik Bienali

Bu yıl 10 Haziran-21 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek Venedik Bienali’ndeki Türkiye Pavyonu, TC Başbakanlık Tanıtma Fonu Kurulu’nun desteği ve bir önceki bienalde olduğu gibi Garanti Bankası’nın sponsorluğuyla gerçekleştirilecek. Venedik Bienali’nin Türkiye Pavyonunda, Aydan Murtezaoğlu ve Hüseyin Bahri Alptekin yer alacak. Bu yıl ilk kez Türkiye’ye, Venedik Bienali’nin ana mekânı olan Arsenale’nin Artigliere binasında özel bir pavyon tahsis edildi. Koordinasyonu İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından yürütülen serginin küratörlüğünü Platform Garanti Güncel Sanat Merkezi’nin yöneticisi Vasıf Kortun üstleniyor. Projeye ayrıca “Venedik Bienali Dostları” da katkıda bulunuyor.

Aydan Murtezaoğlu'nun “hip aktiviteler” fotoğraf dizisi, güncel siyasi gösteriler ile 1960’ların ikonik, şehirli orta sınıf manzaralarını aynı imgede buluşturuyor. Mazbut, abartısız, modern hayallerine kavuşmuş makul aileler çevresine örülmüş olan güncel protest manzaraları izleyiciye 1968 ile başlayan beklenmedik sosyal dönüşümü hatırlatmanın ötesinde, şahit olmak ile parçası olmanın arasında, melodramatik bir deplasman hikâyesini anlatıyor.



Aydan Murtezaoğlu’nun katıldığı çok sayıdaki sergi arasında New York Apex Sanat Galerisi’ndeki “Ters Bakmak” (“Looking Awry” Apex Art, NY, 2003), Badiche Sanat Merkezi’nde “Kaynaklar: İnanç Politikaları” (“Resources: Politics of Belief”, Badischer Kunstverein, 2005) ve Fridericianum Sanat Merkezi’nde gerçekleşen “Balkan Trilojisi” (The Balkans Trilogy”, Kunsthalle Fridericianum, 2004) bulunuyor. Murtezaoğlu ayrıca 1. Moskova Güncel Sanat Bienali (2006), 6. Periferik Bienali (Lassy, Fransa, 2003) ile 1995 ve 1999 yıllarındaki Uluslararası İstanbul Bienallerinde yer aldı.

Hüseyin Bahri Alptekin'in son yılarda ürettiği "incidents" dizileri, uzun süreler boyunca benzer yerlerden çekilen anlık fotoğrafların ard arda gelerek birleştirildiği anlatısal videolardan oluşuyor. Murtezaoğlu'nun keskin ve girift yerelliğine nazaran, Alptekin'in işleri görünürde buluşmayan, küreselleşmenin görünmezleştirdiği coğrafyaları narin bir biçimde birbirlerine bağlıyor.



Hüseyin Alptekin aralarında 1995 yılında 4. ve 1999’da 9. Uluslararası İstanbul Bienalleri, 24. Sao Paulo Bienali (1998), 4. Cetinje Bienali (Sırbistan Karadağ, 2004), Manifesta V, 47. “Ekim Salonu: Sanat, Yaşam ve Kargaşa” sergisi (47th October Salon: Art, Life and Confusion, Belgrad 2006) ve 2003 yılında Walker Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen “Özgürlük Nasıl Biçim Alır” (How Latitudes Become Forms) sergisinin de bulunduğu birçok sergi ve sempozyuma katıldı.

BİRAZ GEÇ OLDU AMA

Venedik Bienali'nden seçmeler İstanbul Modern'de sergilenecek


Geçen yıl düzenlenen 51'inci Venedik Bienali'nden seçmeler, 18 Ekim'den itibaren İstanbul Modern Sanat Müzesi'nde sergilenecek.
Venedik'te iki yılda bir, uluslararası bir sanat etkinliği düzenleniyor. (İki yılda bir düzenlenen etkinliğe "bienal" deniliyor). 110 yıllık geçmişi olan Venedik Bienali'nde sergilenen değişik ülkelerin sanatçılarının yapıtlarını izlemek için dünyanın her köşesinden sanatseverler Venedik'e akın ediyor.
Günümüzde bu tür sanat etkinliklerinin düzenlenmesine kaptanlık edenlere, katılımcıları ve katılacak eserleri seçenlere "küratör" adı veriliyor. 51'inci Venedik Bienali'nin 2 kadın küratörü Rosa Martinez ile Maria de Corral idi. Rosa Martinez aynı zamanda İstanbul Modern'in de başküratörü. İşte bu sayede "Venedik Bienali" 110 yıllık tarihinde ilk kez ülkemize taşınıyor.

Bienale Türkler de katılıyor
Geçen yılki bienalde, Türkiye, Hüseyin Çağlayan'ın video gösterisiyle temsil edildi. Çağlayan'ın "Olmayan Varolma" başlıklı video gösterisinde "insanların DNA yapısı ve coğrafi çevre arasındaki ilişkiler" sorgulanıyordu. Hüseyin Çağlayan'ın bu yapıtı daha sonra İstanbul'da Murat Pilevneli'nin "Galerist"inde sergilendi.
51'inci Venedik Bienali'nin ana konusu "Şimdiki zaman ile önemli geçmiş arasındaki ilişkiye bakış" idi. Küratör Maria de Corral, Giardini'deki büyük İtalyan pavyonunda "geçmişe dönük yaklaşıma" ağırlık verirken, küratör Rosa Martinez, Arsenal'daki sergide "şimdiki zaman"ı işlemişti. Rosa Martinez'in seçkileri arasında Semiha Berksoy'un tabloları ile Bülent Şengör'ün fotoğrafları da vardı.
Bienalde yağlıboya ve heykel hemen hemen yok olmuş, günümüz sanatı olarak video gösterileri ve yerleştirmeler öne çıkmıştı.
51'inci Venedik Bienali'nin ilgi gören yapıtlarından biri, "Guerrilla Girls" adı verilen (isimsiz kadın sanatçıların) kadın haklarını vurgulayan eserleriydi.

İstanbul müzeler şehri oluyor
İstanbul Modern'deki sergide Guerrilla Girls'ün İstanbul için hazırladığı bir yapıt da sergilenecek. İzlenebilecek bir başka yapıt, bienalde büyük ilgi gören, Joana Vasconcelos'un eseri, kadınların hijyen bağından yapılan dev avize.
Oya Eczacıbaşı'nın yönetimindeki İstanbul Modern, kısa sürede büyük bir gelişme gösterdi. Bu gelişmede sırasıyla 3 büyük etken var. Bir: Oya Eczacıbaşı bu işe gönül ve zaman veriyor. İki: Eczacıbaşı ailesi ve de onlara inanan iş çevreleri parasal destek sağlıyor. Üç: Tophane rıhtımındaki 8 bin metrekarelik eski antrepo binası çok güzel bir çağdaş müze haline getirildi.
İstanbul Modern'de yeni bir gelişme var. Müze müdürlüğüne, sanat tarihçisi, küratör ve Tokyo'daki Mori Sanat Müzesi'nin kurucu üyesi David Elliott atandı.
İstanbul'da yaşıyorsanız, İstanbul'a yolunuz düşüyorsa, çoluk çocuk İstanbul Modern'i geziniz. Perşembe günleri giriş ücretsiz

Hiç birşey geç değil paylaşım için teşekkür ediyorum namıma, saygılarımla

Yıllardır yediriyorlardı işte bunları, çoğu da adam oldum diye geziyor ortalıkta daha. Artık sadece patronun işine geldiğini yayınlayan medyaya tokat gibi inen internet alemi var. Paylaşımlar var. biri gördüğünü bulduğunu diğerine aktarabiliyor hemen. Liman sanat paylaşımda bulduğumuz herşeyi paylaşmaktan çekinmememiz süper.

Yahu liman Baba iplikleri pazara çıkaran bir başlık düşünüyormu sevgili liman yöneticileri

saygılar.

sevgili astralcat yukarıda bu çalışmaları koymuş zaten. Ben buraya daha büyük tekrarlıyorum.

taziko demiş ki:

Yahu liman Baba iplikleri pazara çıkaran bir başlık düşünüyormu sevgili liman yöneticileri

saygılar.

milletin ipliği pazarda zaten. Trend peşinde koşup sanatçıyım diye ortalıkta gezen binlercesi var dünyada hem de altları boş. Bunlar hep vardı, fazla takmayalım biz ne yapacağımıza bakalım Liman Sanat paylaşım kimse ile uğraşmadan çeşitliliği bol bir sekilde devam edecek. Katkılarınızdan dolayı hepinize teşekkür ediyoruz.

Hüseyin alptekin çok sağlam ve ayakları yere sağlam basan bir sanatçı. fakat vizyondan söz eden medya patronları neden bu adamlara daha fazla yer vermiyor ve daha büyük kitlelere ulaşmasını sağlamıyorlar acaba?