Jackson Pollock

Jackson Pollock (1912-1956)

Soyut dışavurumcu Amerikalı ressam,20.YY’ın en önemli sanatçılarındandır.Damlatma tekniği (drip painting)ile boya karıştırma,fırça kullanımı gibi alışıla gelmiş uygulamaları bir kenara bırakmış,yere serdiği devasal boyutlardaki tual bezleri üzerinde hareket ederek;boyayı dökme,damlatma,fırlatma suretiyle sonradan aksiyon/hareket resmi adı verilen resimler yapmıştır.Bu özelliğinden ve “kötü adam” imajından ötürü ‘Jack the Dripper’ lakabıyla anılmıştır.

1951’den sonra koleksiyonerler ve galerilerden daha değişik resimler yapması için baskılar gelmeye başlamış,bu baskılar karşısında Pollock’un varolan alkol sorunu daha da büyümüş,resimleri karanlıklaşıp figüratif öğeleri de kapsamaya başlamıştır.1956’da yaptığı araba kazası sonucu ölmüştür.

Harekete ve sürece verdiği önem;beden sanatı,süreç sanatı,performans sanatı,fluxus,happening’ler gibi birçok çağdaş akımın temelini hazırlamıştır.

Pollock ‘un Sanata ve Hayata Bakışı

“Yaşamımız kendiliğinden ve rastlantılardan örülmüş bir ağ gibi.Acemice,çocukça çizilmiş resimler kadar sade.Kimse karışmadıkça duvara çizdiğimiz resimlere ,’yaşam akıyor ve damlıyor’ üzerimize…”

Ressam tepkisizdi önceleri.Kendinden baktı,başkasından gördü.Hep birlikte oturdu bir gün şovalesinin karşısına.Yaşam devam ediyordu.Dünya durmaksızın dönerken,ressamın fırçasından sanat ve yaşam damladı tuale.Siyah beyaza karıştı, mavi kırmızıya.Uzaydaki dünya görüntüsünün özgür,isimsiz renkleri karıştı paletine.Ressam,kaldırımdaki ayak izlerini,parmaklarında duyduğu gözleri,kulağına dokunan sesleri,kendinde varolan izleri ve şu ünlü dereden hangi suların geçtiğini okudu tualinde.Tek bir ampul,fırçalar ve dünya kadar renkle aylarca ampuller patladı tualinde.Geniş açıdan baktı içinde bulunduğu yaşama.Çünkü kayıtsız kalamazdı.Gördüklerini görmezlikten gelemezdi.Ama içindeki sanatçıdan da geçemedi.Sanat ve yaşam,sanatçı ve yaşamı tuale damlayan boya iz bıraktı.Portreye dönük ayna gibi birbirine baktı.

Özellikle 20.YY’ da yaşam canlı model,sanatçı ise hareketli ve özgür bir ayna oldu.Yüzyılın anlayışında çeşitlenen düşünce biçimi,sorgulanan yaşam sanata çeşitlilik getirdi.Bu dönemin Amerikalı sanatçılarından olan Pollock yaşadığı dönemin hızlı tüketiminden,çeşitliliğinden ve soyut içselliğinden yola çıkarak yaşamı sanatla,sanatı yaşamla yorumladı tualinde.Alışılmış yöntemlere sabrı tükenen sanatçı,tuali döşemeye sermiş,boyayı damlalar halinde akıtarak,dökerek ya da fırlatarak şaşırtıcı biçimler elde etmiştir.

Lekecilik (taşizm) adını alan bir anlayışı kullanan sanatçı,boyayı kullanmadaki yeni tekniğiyle kısa sürede ilgi çekti.Ortaya çıkan şaşırtıcı biçimlerdeki ard anlam,rastlantısallığın yaşamdaki yerini yorumluyor izleyicinin gözünde.Rasgele dünyaya gelişimiz,yaşam bize ait olsa bile çoğu zaman şans eseri açılan ve kapanan kapılar,bir anda bastıran sağanak,durmadan basılan düğme,yaşamın kendiliğindenliği,Pollock’un dibini deldiği boya kutularından rasgele akıyor döşemedeki tuale.

Eline ilk defa kalem almış çocuğun kağıda çizdiği resimler kadar sade ve kendince.Pollock geliştirdiği yeni teknik ve anlayışla ”aksiyon resmi” (action painting) ya da soyut ekspresyonizm olarak adlandırılan biçemin yaratıcılarından biri oldu.Sanatçının eserleri yaşıyor.Akıtılan boyalar izleyici resme her baktığında yer değiştiriyor. Yaşam iz bırakıyor tualde. Pollock’un boyaya batırıp sonra tuale yapıştırdığı elinin izi, parmak izinin bulunması için değil, sanatçının eseriyle varolduğunu ve yaşamın sanatta yorumlandığını izleyiciye göstermek için yıllardır tualinde duruyor.

Pollock kendiliğinden basıyor boyalı elini tuale. Akıtıyor,damlatıyor hatta fırlatıyor boyaları. Yaşam akıyor ve damlıyor üzerimize.

Pollock’un Sözleri

• Resimlerim üzerinde çalışırken, o an için ne yaptığımın tamamen bilincinde olmam. Ancak beli bir ‘tanışıklık’ döneminden sonra ne ile hareket ettiğimi görebilirim. Değişiklik yapmak, imgeleri yok etmek gibi konulara dair korkularım yoktur, çünkü resmin kendine ait bir yaşamı vardır.

• Soyut sanattan müzikten keyif alındığı şekilde keyif alınmalıdır-bir süre geçtikten sonra beğenebilir veya beğenmeyebilirsiniz.

• Tuval içinde faaliyette bulunulan bir arenadır.

• İfade edilen bir şeyler olduğu sürece boyanın nasıl uygulandığı önemli değildir. Teknik sadece bir ifadeye varmak için kullanılabilecek yollardan biridir.

• Modern sanatçı uzam ve zamanda, duygularını resmederek değil dışa vurarak çalışır.

(Büyük boy için resmin üzerine tıklayın)

all modo bunu her renkten başlığına atmıştı zaten ama ben bir de buraya link vereyim dedim

eeee konu Jackson Pollock ne de olsa.. Hadi siz de biraz pollock olun derim mausu hareket ettirmeniz ve renk değiştirmek için arada sağ tıklamanız yeterli oluyor.

http://www.jacksonpollock.org/

çok güzel teşekkürlerr