2040 yılında Türkiye çöle dönecek
Kuraklık ve erozyon nedeniyle önümüzdeki yıllarda Türkiye’yi zor günler bekliyor. Yağışların az olması yanında bilinçsiz su tüketimi ve yeterli önlemin alınmaması nedeniyle tehlike sinyalleri çalıyor.
Doğal Hayatı Koruma Vakfı ve TEMA’dan alınan bilgiye göre, küresel ısınma ve bilinçsiz tarımsal sulama yüzünden verimli topraklar kaybediliyor.
Son 40 yılda 2,5 milyon hektarlık sulak alanımızın yarısı çeşitli nedenlerle yok oldu. Bu alan, Marmara Denizi kadar ve Van Gölü’nün üç katı büyüklüğe eşit. Bazıları sinek üreten bataklık olduğu gerekçesiyle kurutuldu, bazıları besleyen kaynaklarının üzerine baraj ve gölet kurulması nedeniyle kurudu, birçoğu da tarımsal sulamaya esir düşerek haritadan silindi.
TOPRAKLAR BARAJLARI DOLDURDU
Su kaybı yanında Türkiye’nin verimli toprakları da heba oluyor. Türkiye’de her yıl tarım alanlarından 500 milyon ton, tüm ülke yüzeyinden 1.4 milyar ton verimli üst toprak erozyonla kaybediliyor. Bitki örtüsü ve özellikle ormanların tahribi sonucu, toprak erozyonu ile her yıl 1 milyar 400 milyon ton toprak göllere, denizlere taşınarak ya da barajları doldurarak yitiriliyor.
Ülke topraklarımızın yüzde 90’ında çeşitli şiddetlerde erozyon yaşanıyor. Bu kayıp Avrupa’nın 17, Kuzey Amerika’nın 6 katı civarında.
Fırat Nehri yılda 108 milyon ton, Yeşilırmak 55 milyon ton toprak taşırken, Keban Barajı’na 32 milyon, Karakaya Barajı’na 31 milyon ton toprak birikiyor. Bu birikme barajlardan faydalanmayı azaltıyor.Üstelik barajların ömrünü de azaltıyor. NASA’nın yaptığı araştırmaya göre, erozyonun şiddetlenerek devam etmesi ve etkili tedbirler alınmaması halinde Türkiye’nin büyük bir bölümü 2040 yılında çöl olacak.
--------------------------------------------------------------------------------
Barajlarda su seviyesi büyük hızla düşüyor
TÜRKİYE’de etkili olan kuraklığa bağlı olarak bazı barajlarda su seviyesi kritik seviyeye indi. Ancak elektrik tüketimindeki artış nedeniyle üretim tam kapasite sürdürülüyor. Bazı barajlarda da elektrik üretimi günlük tüketime bağlı olarak ayarlanıyor.
Kuraklık, Manisa’daki Demirköprü Hidroelektrik Santralı’nda enerji üretimini yarıya düşürdü. Demirköprü Hidroelektrik Santralı İşletme Müdürü Uğur Cingi, barajdaki su miktarının alt seviyelere düşmesinin elektrik üretimini de etkilediğini söyledi. Normal şartlarda havzaya 500 milyon metreküp su akarken bu yıl su miktarının 170 milyon metreküp civarında kaldığını belirtti. Cingi, su seviyesinde artış olmadığı takdirde gelecek yıl tarım amaçlı sulama yapamayacaklarını bildirdi.
KEBAN’DA 5 METRE İNDİ
DSİ 2. Bölge Müdürü Ayhan Sarıyıldız da bölgedeki barajlardan bu yıl tarımsal sulamaya, geçen yılın yarısı oranında su verebildiklerini ifade etti. Sarıyıldız, “Bölgede geçen yıla göre yağışlar yüzde 55 oranında daha düşük oldu” dedi. Elazığ’da, GAP Bölgesi içerisinde yer alan Keban Baraj Gölü’nde su seviyesi, geçen yıla göre 5, ****** Baraj Gölü’nde ise 1 metre düştü. Karakaya Baraj Gölü’nde ise su seviyesinde herhangi bir değişiklik olmadı.
--------------------------------------------------------------------------------
Zehirli hayvan alarmı
KURAKLIK zehirli hayvanların da hızla artmasına ve yer değiştirmesine neden oldu. Türkiye’deki tek örümcek uzmanı olan Kırıkkale Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Bayram, yaptığı araştırma sonucu, şiddetli ısınma nedeniyle Mezopatomya’da görülen türlerin Güneydoğu Anadolu Bölgesi başta olmak üzere, İç Anadolu’ya oradan da kuzeye doğru hareket ettiğini belirledi.
Bayram, yakın bir gelecekte zehirli örümcek, akrep, böğü, çiyan, kırkayak gibi türlerin Marmara Bölgesi ile Ege ve Akdeniz Bölgesi’nde artış göstereceğini söyledi. Bayram, şu bilgileri verdi: “Bu durum küresel ısınmanın bir göstergesi. Zehirli örümcekler çok yakın bir tarihte Marmara ve Ege Bölgesi’nde de görülebilecek. Böcek ve örümcek sokması sonucu zehirlenme olayları artabilir. Örümcek ısırmalarında, kırmızı ve gittikçe genişleyen lekeler, morarma, şişlik, şiddetli ağrı, su toplama, mide bulantısı gibi belirtiler görülebiliyor ve bazen komaya sokabiliyor.”
Anasayfa 
Cuma Ağus. 10, 2007 2:39 am
