Gözlerine bakmayacaktım.. Hayır, bakacaktım.. Son buluşmamızdı ve doya doya sevecektim seni sanki hiç sevmemişim gibi.. Ellerini tutmayacağımı söylüyordum ama biliyordum, tutacaktım.. İlk defa, hiç bırakmamacasına tutacaktım ellerini... Sana sarılacaktım, doya doya sana sarılacak, kokunu unutmamacasına içime çekecektim...
Plan değildi.. Hayaldi...
Yanına geldiğimde tüm ağırbaşlılığımla kuruldum yanına.. Ardına sevgimi gizlediğim bir soğukluk koydum aramıza.. Sana birazcık meyledecek olsam, tavırlarından yaralanacağımı düşünüyordum... Soğuktum ben, seni düşünmüyordum, ben de istemiyordum... İstiyordum, kahretsin ki istiyordum ve sen bunu biliyordun.. Biliyordum..."Kocaman".. Hep öyle derdin ya, hep "kocaman bir sarılsana bana" derdin ya.. Aynen oyle sarıldın bana işte..Hayır sarılmadın... Ben "kocaman"ın bu denli "kocaman" olduğunu bilememiştim hiç.. Oysa ki hep böyle sarılrıdın bana... Aslında... Biliyordum belki de hep..
Gözlerim dolmuyordu. Sana baktıkça ağlamamak, "Seni kaybetmek istemiyorum." dememek için öylesine sıkıyordum ki kendimi, gözlerim hiç dolmuyordu.. Sonra sana baktım.. Yine sarıldın bana sadece ve ben, hiç değilse bir gün, seni kendimce sevebilmek istedim.. Sarıldım sana "kocaman"... Konuşuyorduk.. Havadan sudandı, sana dokunmak gibi bir amacım yoktu ...İyi niyetliydi, bakışında öyle bir sevgi vardi ki, sanki hiç sahip olamadığımı düşündüğüm bir şeyi kaybetmediğimi gösteriyordun bana.. Sorgulamadım.. Nedenini, nedensizliğini, anlamını, saçmalığını.. "Bir yerlerde", sevginin "bir noktasında" ulaşabilmiştik işte yine birbirimize.. Yüreğim yine seninle, sende çarpıyordu, yüreğini içimde hissediyordum, "biz" olduğumuzu hissediyordum... Sorgulamadım ayrılığımızı...
Garip bir sevgi sarmıştı sanki her yanımızı.. Sıcaktı, iyi niyetliydi, bizdendi, bize aitti... Sonra uyandın ve yüzümü göğsüne gömdüm ya... İşte o an dayanamadım.. Boşanıverdi gözyaşlarım kollarından aşağıya.. Denedim, engellemeyi denedim ama.. Kollarının arasında olmanın, yine seninle olmanın verdiği bir rahatlık, bir huzur vardı ya.. Tüm samimiyeti ve mahremiyetiyle boşalıveriyordu gözyaşlarım.. Yalnız senin yanında.. Ve yine, yeniden...
Ben senden başkasıyla paylaşmamıştım ki hiç dertlerimi, başka kimse görmemişti ki yüreğimi hiç.. Kimse anlamamıştı ki beni.. Ve ben şimdi, kollarında özlemimin tesellisini arıyordum... Özlemini teselli etmen için sana ağlıyordum... Garipti, saçmaydı.. ama gerçekti...
Bu hayatta beni bir sensizlik yıkabilirdi...
Henüz değildi, vakti değildi; ama bir gün dönmeliydin bana...
Bir gün, dönmelisin bana...