>Komik bir sahnede kazara gülerseniz yan taraftaki ağır abiler arıza çıkarır,bir yerlerinizde arıza bırakabilir.
>Sık sık milletin cep telefonları cendere melodisi ile çalacağı için konsantrasyonunuzu yitirebilirsiniz.
>Polat'ın ve ekibinin öldürdüğü her Amerikalı askerden sonra film alkışlar ile kesileceği için filmin hikayesini kaçırırsınız.
>Tespih sallama şakırtısından filmdeki sesleri,konuşmaları anlayamazsınız.
>Zar zor bilet bulursunuz ama yerinizde bir bıçkının oturduğunu görürsünüz.Sizin de onu oradan kaldırmaya maçanız yetmez.Salonda başka yerde yoktur. Merdivenlerde, tabure tepelerinde filmi bölük pörçük seyreder, kafanızın içinde bir daha montaj yapmaya kalkarsınız.
>"Patlamış mısır yerken hışırdadın,Polat'ın ne dediğini anlayamadım." diye biri kafanıza silah dayayabilir hatta sıkabilir.
>Önünüze oturan uzun boyludan;"Arkadaşım azıcık kayarsan ben de filmi izleyebilirim." şeklinde ricalarda bulunamazsınız.Zira o uzun boylu kaymadığı gibi sizin hayatınız kayabilir.Filmi seyredemezsiniz ama hayatınız film şeridi gibi gözünüzün önünden geçebilir çaresiz onu seyredersiniz.
>Filmin orta yerinde sıkıştınız diyelim.Olur ya.Medeni ihtiyaç! Ama öyle; "Hadi çıkayım." diyince çıkamazsınız."Nereye Ulan?Beğenmedin mi yoksa Polat abimizin filmini?" şeklindeki sorulara cevap verirken veya veremezken altınıza kaçırabilrsiniz..
alıntı